çirkin ördek büyüyor...
ilk defa mavi kanatlı kuşumun kafesindeki cansız bedenini gördüğümde hissetmiştim o duyguyu,kalbime çöken o tarifsiz acıyı...anlatmak için kelime gelmemişti dilimin ucuna,yaşıma göre bana fazlaydı hissettiklerim...
biraz daha büyüdüm gül yüzlü dedemin "bitanemin" doğduğum gün gidişini yaşadım,hem de hoşçakal diyemeden...doğum günlerimde bir mum da onun ruhu için üfledim,dilek değil dualarım oldu...
ben tanımadığım insanların ölümlerine bile ağlarım ki...
sevdikleriminkine nasıl katlanacağım?...

bir kaç gündür kötü rüyalar görüyorum,ağlamak istiyorum uyandığım da...gidişlerini izliyorum uzaktan sevdiklerimin sesim çıkmıyor,bir fanustan bakıyorum...ilk defa kuşumu kaybettiğimden daha acı veren bir duygu çöküyor yüreğime...ağlayamıyorum...

Kovalamayın beni yatağa
Hiç uykum yok
Daha lafınıza karışacağım
Ortalığı dağıtacağım
Televizyonu kapatacağım
Ayçiçeği resmi yapacağım daha
Başparmağıma şiir okuyacağım
Islık çalacağım
Daha çok işim var
Gecenizi karartacağım
Kütahya vazonuzu kıracağım
Vakitsiz yatırmayın beni
Daha çok erken
bu şiiri her okuduğumda da o duygu çöküyor yüreğime...ağlamak isteyip ağlayamıyorum...
çirkin ördek büyüyor...
bebek iken;ilk adımlarında,ilk çıkan dişinde ,ilk sözcüklerinde saklıydı hayata duyduğun beklenti...

altısında;burnunu dayadığın camdan dışarıya hevesten delirerek bakıp iç geçirmendi birgün kırmızı bir bisikletin olması için...

ilkokul yıllarında;ilk yazdığın harfe,ilk anlam kazandırdığın kelimeye,ilk dökülen süt dişine,ilk kitabın hediye edilişine,ilk aşkından aldığın lolipop şekerine sakladın bekletini,onlarla büyüttün kendini...

biraz büyüdüğünde;uzaktan izleyip asla açılamadığın sevdiğin oldu.onun için yazdığın şiirler çocukça yaptığın akrostişlerdi beklentilerin...

büyümede sınır yok biraz daha büyüdün işte;iç geçirmek,uzaktan izlemek olamazdı beklenti,çapkın bakışıp gülüşmelerin oldu beklentilerini dolduran,ürkek konuşmalar masum elele dolaşmalar.aşk her yaşta ayrı...

büyümek iyimi bilinmez ama hayat hayali sevmez gerçek olmalı herşey;büyüdükçe sınavlar,kariyer,idealler,terfiler,ikramiyeler aldı beklentilerini.çocuklarının gelecek endişesi unutturdu kendi isteklerini.onların beklentileri senin beklentilerin oldu,onların düşleri senin düşlerin...

yaş artık deliveren çağlarda değil;emeklilik mi oldu artık beklediğin?huzur mu istiyorsun sadece?belki ziyaretine gelen bir çocuğun neşeli cıvıltısı yeter şu yaşamdan beklenecek herşeye...

ey insan;hayat "beklemeyi" unutmadıkça güzel, "beklentiler "den korkmadıkça senin...

""" ilham perisi öykü atölyesi """
çirkin ördek büyüyor...
"şeytan aldı götürdü satamadan getirdi" diye bir tekerleme söylerdik çocukken kaybolan oyuncaklarımızı ararken...kaybolan ruhumuzu,masumiyetimizi,neşemizi,kendimizi ararken de söylesek işe yarar mı acaba?...
çirkin ördek büyüyor...






çirkin ördek büyüyor...
yağmur kucaklamıştı aşık olduğum bu şehri ben uykumda seni düşlerken. sapasarmalamıştı, öpüşüp koklaşmışlar, aşklarını dolu dizgin yaşamışlardı.ben uykumda seninle aldatırken onu,o sereserpe sevişmişti damlalarla benim var olduğumu bile hatırlamadan,beni umursamadan...ve şimdi hüzün kokuyordu buram-buram,toprak kokusunun ardına gizlenerek.ben nice aşklarımı, kırgınlıklarımı, kızgınlıklarımı ona anlatarak yaşadım,gözyaşlarımı onun koynuna akıttım.onun şevkatli kollarına gömdüm kederli yüzümü.onun şarkısında yaşadım hüznümü...ihmal ettim belki kimi zaman; başka kollarda başka sevdaları yaşadım,başka şarkıları dinledim başka ağızlardan çıkan ama sonunda yine kırıldım yine döndüm ona , sorgulamadan açtı kollarını küçük sevdalısına,büyüyeceksin sende dercesine.şerefe kaldırdık kahrettiğimiz şu yaşama...
bu sabah bulutlar kaplamış yüzünü sevdiğimin.yağmur kokuyor, toprak kokuyor, keder kokuyor;hüznüme hüzün katıyor. tüm yıkılmışlıklarımı anımsıyorum, yüz üstü bırakılışlarımı, gözyaşlarımı doğruların birbir yanlışa yanılışa döndüğünü ve her seferinde onu sokaklarına,denizine, vapuruna sığınışımı,ona sığınışımı.bu sabah da ben kucaklamak istiyorum onu. ama o mağrur gururlu...akmıyor kucağıma,tek yaşıyor küskünlüğünü.şehir benim yanımda ama şekir benden çok uzak...
bir sigara yakıyorum
bir nefes çekiyorum
"geçer be bu da" diyorum...
şehir hüzünlü , ben hüzünlü
tek keyifli sigara dumanı...
çirkin ördek büyüyor...
Hayat, çocukluk anılarımız gibi,çocukluk oyunlarımız kadar eğlenceli değilmiş meğer...bir perde çekilmiş önümüze,biz perdedeki silüetlerde "hacivat-karagöz" izlediğimizi sanarken, aslında "ali cengiz" oyunuymuş perdede görünen....